Ahmet Akın aday olduğu ilk günden beri bu şehre ve bu şehrin dinamiklerine en yakın aday olduğunu iddia ediyor. Bu iddialarını ise genelde ulusal basında, tv kanallarında dolaşırken yapıyor. Oysa bu şehrin temel dinamiklerinden biri yerel basın. Yerel Basın bu iddiaları genelde Ahmet beyin çıktığı ulusal kanallardan ya da demeç verdiği ulusal basın organlarından duyuyor ya da oradan alıp okuyucularıyla, izleyicileriyle buluşturuyor.
Bunun aslında bu şehirde pek bilinmeyen bir sebebi var. Sebebi Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul’da bir önceki seçimlerde yaptığını, bu seçimlerde Balıkesir’de yapabileceğine inanmış olması.
Zaten kampanya bu yüzden ilk günden itibaren İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’nun kampanyasının buraya uyarlanmış bir prototipi olarak devam ediyor sanki. Hatta rivayet o ki o kampanyayı yürüten ekipten birileri Ekrem Abisinin onayıyla Balıkesir’de Ahmet Akın adına kampanya yürütücüleri arasındaymış.
Dikkat ederseniz Kampanyada kullanılan görsellerden, Esnaf ve vatandaş ziyaretlerinde kullanılan dile, kullanılan sloganlara kadar bu rivayeti destekleyen bir durum sözkonusu.
Parti tabanlı bir kampanyadan ziyade isim merkezli bir seçim kampanyası yürütülüyor. Bunu yaparken de aslında yerel basına pek de ihtiyaçları yokmuş gibi davranıyorlar. Evet bu istanbul gibi kozmopolit bir yerde, aidiyetlerin ve şehrin yerel dinamiklerin farlı olduğu bir şehirde tutabilir, lakin Balıkesir gibi aidiyetlerin ve şehrin dinamiklerinin çok daha güçlü olduğu bir şehirde tutması pek mümkün görünmüyor. İstanbul’da ne söyleyecekseniz çıkar bir ulusal kanala söylersiniz, ne diyecekseniz ulusal basından bir gazetede yayınlanan demeciniz, röpartajınız ya da haberiniz bunu İstanbul’un her köşesine hatta Türkiye sathına taşır. Lakin Balıkesir için ne yazık ki bu mesele o kadar kolay halledilebilen bir mesele değildir. Ulusal basında söylediğiniz pekçok şey bu şehrin sokaklarında kaybolup gider, o yüzden yerel basınla ilişkilerinizi bu manada daha güçlü tutmak zorundasınız. Yerel basını yok sayan, Tepeden bakan, üsttenci bir bakışla bu şehre ait niyetinizi, düşüncelerinizi, es geçerek, yok sayarak, görmezden gelerek bu şehrin insanlarına söylemeye, iletmeye kalkarsanız, maceranın sonunda yahu bunlar da beni hiç anlamamış kardeşim, bunca şey vadettim yine de beni bi başkan seçmediler duygusuyla başbaşa kalabilirsiniz.
O yüzden; siz ulusalda ne söyleyecekseniz söyleyin lakin bu şehirde başkan olmak istiyorsanız bu şehirde sesinizi bu şehrin insanlarına ulaştıracak yerel basını görmezden gelmekten, o basına dudak bükmekten, yok saymaktan vazgeçin.
Ha bu ara unutmadan Ulusal basın için Balıkesir 81 ilden biri ve onların buraya ilgisi 1/81 mesabesinde. Dolayısıyla bu şehirde başkan olmayı isteyen biri olarak bu şehirle ilgili haberleri nacizane tavsiyem; “Ulusal basından değil! Yerel basından al AKIN”
Yoksa bu şehirde sıkça dile getirilmeye başlanan; “CHP’nin Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Akın Balıkesir’den bihaber. Aday olduğu şehirde ne var ne yok ona dahi bakmadan ulusal kanallarda seçim vaatleri atıp tutan Akın, söz de gençlere oynadıkları oyunları kodlayabilecek alan oluşturacakmış. Halbuki vaat ettiği her şeyi Yücel Yılmaz şehre kazandırdı. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın vizyonuyla Balıkesir’e kazandırılan; Türkiye’nin en büyük ve en gelişmiş Dijital Gençlik Merkezi (DGM), Tekno Kent, Uydu Kuluçka Merkezi ve Ne10 Şehir Araştırmaları ve Teknoloji Geliştirme Merkezi’nde gençler karınca misali çalışıyor. Ahmet Akın, Balıkesir Tekno Kent’te şu anda 410 ar-ge personel istihdamı olduğunu, Savunma Sanayi Firması’ndan 40 yazılım firmasına, oyun yazılım firmasından bilişime kadar yüzlerce firmanın Balıkesir’de arge çalışmaları yürüttüğünden, 81 ilden Balıkesir’e gelen gençlerin DGM’de yazılım kampına girdiğinden bihaber. Akın, Büyükşehir Belediyesi’nin sitesini açsa ya da Balıkesir’in yerel medyasını okusa neler öğrenecek neler.” gibi eleştirilere daha çok maruz kalırsınız benden söylemesi…